İçerisinde bir çok detayları ve istisnaları ile birlikte oldukça geniş bir alandır. Özel ilgi ve çalışma alanımız olması sebebi ile ayrı başlık açtığımız Kamulaştırma davaları da esasen Gayrimenkul Hukukunun içinde değerlendirilmelidir. El atmanın önlenmesi (müdahalenin men-i) davaları, İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) davaları, Kamulaştırma ve Kamulaştırmasız El Koymadan kaynaklanan davalar, Kat Mülkiyeti yasasından kaynaklanan uyuşmazlıklar, Ön alım (şufa) davaları, Tapu iptal ve tescil davaları, Tapu kayıtlarında mevcut hataların düzeltilmesine yönelik davalar da Gayrimenkul Hukuku alanında mütalaa edilecek davalardır.
Bir taşınmaz birden çok İmar Uygulamasına tabi tutulabilir mi? İkinci kez DOP kesilebilir mi, Düzenleme Ortaklık Payı (DOP) nedir? Ne kadar ve ne zaman kesilir, İmar Uygulaması nedir, İmar planı askı, itiraz ve dava açma süreleri nelerdir ve Bedelsiz terk edilen taşınmaz parçası, eski malikince tekrar geri alınabilir mi sorularının cevaplarını sizler için derledik.
Kamulaştırma, Devlet ve Kamu Tüzel Kişileri tarafından kamu yararı için gerekli özel kişilere ait taşınmaz malların ve kaynakların kanunda gösterilen esas ve usullere göre yetkili organlarca verilen karar uyarınca ve parası peşin ödenerek zorla mülkiyetinin alınması ve irtifak kurulmasıdır.
Tapu iptali ve tescili davaları taşınmazın aynına ilişkin davalardır. Taşınmaz mülkiyeti kural olarak tescille kazanılır ve TMK m. 1024/2’ye göre bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur. Tapu iptali ve tescili davası da kanuna aykırı, usulsüz veya yolsuz düzenlendiği iddia edilen tapu kaydının yani tescilin, düzeltilmesi ve hukuka uygun hale getirilmesi için açılmaktadır. Özetle tapu sicilinde yapılan kayıtların hukuki gerçeği yansıtmadığı durumlarda tapu iptali ve tescil davaları söz konusu olacaktır.
İzale-i Şuyu veya ortaklığın giderilmesi davası, paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz malda ortaklar arasındaki paydaşlığa son vererek kişisel mülkiyete geçişi sağlayan bir dava türüdür. Ortaklığın giderilmesi davası, çok taraflı ve davanın tüm tarafları için benzer sonuçlar doğuran bir dava çeşididir.
Önalım hakkı, malikin malını bir üçüncü kişiye satması ya da ekonomik bakımdan satışa eş değer bir işlem yapması halinde hak sahibine tek taraflı bir irade beyanıyla o malın alıcısı olma yetkisini veren yenilik doğuran bir haktır. Önalım yani şufa hakkı, kanun koyucu tarafından 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 240 ve devamında düzenlenme yeri bulmuştur
İdarenin kamulaştırma işlemi, taşınmaz malikinin sahip olduğu ve ancak kanunla sınırlandırılabilen ayni bir hak olan mülkiyet hakkını doğrudan ortadan kaldıran nitelikte bir müdahaledir. Dolayısıyla kamulaştırma, ancak yetkili organlarca kullanılabilen bir müessese olup, kanunda düzenlenen usul ve esaslara uygun yapıldığı ve kamu yararı amacı taşıdığı müddetçe hukuka uygundur. Kamulaştırmasız el atma ise, kanunun kendisine tanıdığı yasal mal edinme yöntemi olan kamulaştırma müessesini kullanmak istemeyen idarenin, özel mülkiyette bulunan taşınmazı bilerek veya bilmeyerek kamulaştırmaya ilişkin usul ve kurallarına uymaksızın ve bir bedel ödemeksizin fiilen ve haksız şekilde işgal etmesidir.
Acele kamulaştırma, bazı olağanüstü şartların varlığı halinde idarenin olağan kamulaştırma işleminde yapması ve beklemesi gereken bazı süreçleri sonraya bırakarak, kişilere ait taşınmazlara derhal el koymasına olanak sağlayan olağan kamulaştırmanın dışında kendine özgü istisnai bir kamulaştırma yöntemidir.
"..Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca, ölene ait bulunan bütün haklar, mallar ve borçlar mirasçılara geçeceğinden, açılmış bulunan bu tür davaları ölenin mirasçılarının takip etme hakkı bulunduğu - İdare Mahkemesince, davacının vefat etmiş olması sebebiyle usul kuralları gözetilerek yeniden bir karar verilmesi gerektiği.."